Firakın Nâlesi
Otuz yıl evvel bugün “gel” dedin, çıkıp geldim.
Halkana dahil olup yavaş yavaş yükseldim.
Neler gördü geçirdi bir bilsen garip başım,
Bir zafer bin hezîmet hep kendimle savaşım.
Ne kalacak geriye, tefekkürüme ma"kes!
Hedef ne? Ancak heves, dün heves, yarın heves…
Benliğin duvarından taşları sökemedim,
Huzurunda diz çöküp içimi dökemedim.
Zihnimde yankılandı ümidin ayak sesi,
Bu coşkulu bekleyiş bilmem ki neyin nesi?!
Ben ağladım, el güldü, kimse yârim olmadı…
Gül diktim diken biçtim, hiç baharım olmadı…
Yine de vazgeçmedim, bel bağladım bu aşka.
Kahrı çok, safâsı yok, bu defaki bir başka!
Haydi güldür yüzümü, mesafeleri kapat.
Beni hicrânın değil aşkın ateşine at!
Ben firakı kazıdım gönlümün ezberine,
Sen de adımı kaydet muhibler defterine…
Şiir tükendi bende, bu duyduğun hıçkırık!
Çocuk değilim artık, zor geliyor ayrılık…
A.Hümeyra Aslantürk